Salı, Şubat 01, 2005

Türkçe'de Yanlış Kullanımlar (2)

Bu ay öncelikle günlük dilde yanlış kullandığımız deyimlere, atasözlerine dikkat çekmek istiyorum. Bir de İngilizce’den sorgulamadan çevirerek kullandığımız ifadelere. Azıcık sorguladığımızda, “Ya, gerçekten anlamsızmış” diyebileceğimiz bu deyimleri her gün kullanıyoruz. İşte size birkaç örnek:

Su küçüğün, söz büyüğün
Ne demek “Su küçüğün, söz büyüğün”? Bu “Sen küçüksün, al şu suyu iç ve bırak ben konuşayım, çünkü ben senden büyüğüm, kıdemliyim!”, mi demek? Aslında bu atasözü değişime uğramadan önce “Sus küçüğün, söz büyüğün!” şeklindeymiş. Yani sen küçüksün susmalısın, bırak da büyükler konuşsun. Mantıklı değil mi?

Ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyâr olmaz
“Ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyâr olmaz” atasözünü de çok duymuşuzdur. Anneler çok sevilir, ama yâr ayrı şeydir ve sevgili karşılığı kullanılır. Eğer bu sözün ilk çıktığı şeklin “Ane gibi yar olmaz, Bağdat gibi diyâr olmaz.” olduğunu bilirsek, anlamına varabiliriz. Ane (kimi kaynaklarda Ânâ) Bağdat yakınlarındaki bir yarın, yani uçurumun adıdır. Zamanla Ane (Ânâ) değişerek “ana” şeklinde söylenmeye başlanmış ve yar sözcüğüne de sevgili anlamı yüklenmiştir.

Eninde sonunda
Aslında bu deyimin doğrusu önünde sonunda olmalıdır, çünkü bir şeyin başına ya da sonuna gönderme yapılmaktadır. “Bu işi önünde sonunda başaracak” derken, o kişinin o işi ya yakın zamanda, ya da bir süre sonra başaracağı anlamını yüklemiş olmuyor muyuz?

Geri iade etmek
“Aldığı malı geri iade etti” dediğimizde zorlama bir ifade olmuyor mu? “İade” zaten geri kavramını içeriyor. Bu durumda sadece “iade etmek” yeterli görünüyor.

Savunma Eski Bakanı, Kültür Eski Bakanı, v.b.
Kültür Bakanı ya da Savunma Bakanı belirtisiz isim tamlamalarıdır, Türk Lirası, kapı tokmağı, telefon kulübesi de öyle. Bunlar sıfat eklerini önlerine alırlar, çünkü tamlamalar bir kalıp olarak tek parça düşünülür ve sıfat eki yalnızca tamlayana ya da tamlanana değil her ikisine de etki yapar. Eğer sıfat ortaya gelseydi, telefon eski kulübesi denirdi, eski telefon kulübesi denmezdi. Aynı şekilde Türk Yeni Lirası denirdi, Yeni Türk Lirası diye duyurulmazdı yeni para birimimiz. Bu tür tamlamalar “Eski Savunma Bakanı”, “Eski Kültür Bakanı” ya da “Eski İstanbul Valisi” olarak kullanılmalıdır. Eğer sıfatı ille de ortaya koymak istiyorsak o zaman tamlamayı “İstanbul’un eski valisi” söyleyişinde görüleceği üzere belirtili tamlamaya çevirmeliyiz.

Size geri döneceğim
Telefonda çok kullanılan bir ifade şekli olarak sık sık karşımıza çıkıyor bu “size geri döneceğim” sözü. Bu söz İngilizce’deki “I will call back!” ifadesinin doğrudan çevirisidir. Böyle bir çeviri Türkçesine rağbet edeceğimize “Sizi tekrar arayacağım” diyebiliriz.

Direk, direkman
Direk, Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde (1) ağaçtan veya demirden yapılan uzun ve kalın destek (2) sütun (3) mecaz anlamda en önemli kimse (örneğin evimizin direği) şeklinde tanımlanıyor. Bu sözcüğün doğrusu direkt olmalıdır. Direkman diye bir sözcük ise hiç yok. Aslında direkt yerine gerçek Türkçe “doğrudan” desek, daha iyi değil mi? Hem kimse yanlış da anlamaz.

Sevgiyle kalın, Türkçe ile kalın…